KafeSim: Nasıl Bir Kafe?
Hayalini kurduğum kafe KafeSim gerçek olsaydı nasıl bir yer olurdu? Evet,
organik ve doğal ürünlerden sağlıklı bir menüsü var; bitkiler içinde geri
dönüşümü destekleyen bir dekorasyonu var. Ancak çalışanları nasıl, müzik
çalıyor mu, buraya nasıl geliniyor, elde ettiği geliri veya artık yemekleri ne
yapıyor, organik ürünlerin önemi nedir, neden doğal beslenmek gerekir? Şimdi
hayalimizin eksik kalan kısımlarını bir bir tamamlayalım. Bu yazıda organik beslenmeye bakalım.
KafeSim'i hayal edebilmek için öncelikle organik beslenmenin ne olduğunu anlamalıyız. Organik beslenmeye ise organik tarımın ne olduğunu tanımlayarak başlayabiliriz. Organik tarım 20. yüzyılda hızla değişen tarım etkinliklerine bir tepki olarak doğmuş. Kısaca tanımlamak gerekirse sürdürülebilirliği amaçlayan, toprağın verimliliğini ve biyolojik çeşitliliği destekleyen ve sentetik pestisit (böcek ilacı), antibiyotik, sentetik gübre, genetiği değiştirilmiş organizma ve hormonları engelleyen bir tarım sistemidir. Yani tarımı, olması gerektiği gibi, üretilen ürüne, tüketicisine, diğer canlılara ve doğaya zarar vermeden yapan bir uygulama. Böyle bir ihtiyaç doğdu çünkü sadece kendisini ve daha da önemlisi sadece gününü düşünen insanoğlu gelişen sanayileşme ile birlikte daha çok ve hatta ihtiyacından da çok tüketmeye başladı. Artan rekabet koşullarıyla daha hızlı ürün alabilmek adına doğal olmayan kimyasallar, hormonlar hatta genetiği değiştirilmiş ürünler kullanılmaya başlandı. Sonucunda da doğal olmayan ürünlerin yanı sıra, çevresel sorunlar, nesli tükenen hayvanlar ve dolayısıyla insana her geçen gün daha çok zarar veren bir sistem oluştu. Bugün tükettiğimiz birçok gıdanın yarardan çok zararı var. Gelişen sanayileşme ve rekabet ortamı ile büyük şehirlere ulaşan ürünlerin çoğu insan bedenine zararlı. Bunun haricinde de yanlış tarım yöntemlerinin dolaylı zararları her gün artmakta. Örneğin kullanılan tarım ilaçları, kimyasal gübre ve hormonlar nedeniyle arıların popülasyonu azalmaya başladı, bu sebeple bitkilerin döllenmesi düştü, dolayısıyla meyve ve sebzelerin üretimi azaldı. Bu yüzden doğadan alabileceğimiz vitaminler de git gide seyrekleşiyor. Eğer genel tarım yöntemleri değişmez, aşırı tüketim ve hayvansal gıda tercihi azalmazsa küresel ısınma artmaya devam edecek ve bir çok sorun daha doğacak. Bu sebeple insan nesli devam edecekse organik tarım bir tercih değil zorunluluk olarak ortaya çıkıyor.
İnsanoğlu doğal beslenmeden uzaklaştıkça, zaten büyük şehirlerde doğasından bir hayli ayrılmış olan yaşam şekliyle, insanlıktan çıkıp robotlaşmaya başladı. Bunun doğru olduğunu, hatta insanların eninde sonunda robota dönüşmeleri gerektiğini savunanlar olabilir. Ama bence teknoloji ve doğanın birleşiminden doğacak nesiller geleceği şekillendirmeli. Bunun öncelikli şartı ise doğal ve doğru beslenme, sonrasında da doğa içinde ve doğaya saygılı bir yaşamdır. Doğal ve doğru beslenen birinin beyin fonksiyonları daha güzel ve seri çalışır, potansiyeli genişler. Doğal beslenmenin yollarından biri organik ürünleri almak. Bundan daha da iyisi kendi bahçesinde, evinde veya balkonunda olabildiğince kendi ürünlerini yetiştirmek olabilir. Hatta ideal bir dünyada mümkünse eğitim, sağlık ve diğer altyapı olanakları köylere ve kasabalara getirilmeli. Böylece herkes şehirler yerine küçük yerlerde insanca yaşayıp, ürünlerini kendi çiftliklerinde yetiştirebilir veya komşularından alabilir. Şimdilik bunu yapamıyorsak biz de evimizde, balkonumuzda varsa bahçemizde kendi ürünlerimizi yetiştirir, olabildiğince doğal besleniriz. Ulaşabildiğimiz en yakın çiftliklerden sebzemizi, sütümüzü, balımızı, pekmezimizi alırız veya şehre gelen çiftçilere haftalık sipariş veririz. Tükettiklerimizden gerçekten gerekli olanları ayırır, kalanlarını eleriz. Bedenimiz için gerçekten gerekli olanları seçer, gerisi için zaman ve para harcamayız. Hatta eski zamanlardaki gibi sadece mevsim besinleri alır, yazlık ve kışlık erzaklar yapar, onları tüketiriz. Böylelikle hem kendimizi, hem de içinde yaşadığımız doğayı koruruz.
Bu seferlik organik tarım ve doğal beslenme hakkında bu kadar
derin mevzu yeterli sanırım. Bir sonraki yazımızda KafeSim’in özelliklerini bir
bir yazmaya devam edeceğim. Şimdilik doğada kalın ve @kafe.sim in tariflerini takip
edin J
Yorumlar
Yorum Gönder